Gelmişiz mart ayına baya oldu dizi/film paylaşmayalı.Paslandığımı hissediyorum vallahi.Hayırlısı...Ben bu güzel filmi biraz önce bitirdim ve hazırdan izlemişken al Netbook'unu eline cemre çalıştır biraz parmakları dedim ve işte burdayım :) Herzamanki gibi kısaca bir konuya giriyim ben en iyisi sonrada görüşlerimi, neden izlenilesi olduğunu ''kısaca'' özet geçiyim.Kısacayı neden tırnak içinde geçirdim derseniz bu film hakkında ne kadar konuşursam o kadar tadını kaçırırım diye düşünüyorum o yüzden olabildiğince kısa kesicem yazımı..
Young-mi çocukluğunu ilk aşkının onu bulmasını bekleyerek
geçirmiştir.Aslında tam anlamıyla geçirememiştir. Küçük yaşta ailesini kaybeden kızımız yine de hayata pozitif bakmayı becerebilen, kadercilik yapmayarak,
onurlu bir yaşam sürmek için elinden geldiğince çalışıp çabalamış ve bir
yazar olma yolunda ilerlemiştir.
Kızımız üniversite yıllarında esrarengiz biri tarafından yardım
görmeye başlar.Ne zaman bir engelle karşılaşsa ya da onu
zorlayacak birşey belirse; ''Uzun Bacaklı Baba'' ismini verdiği ve
onunla tanışmak için yanıp tutuştuğu esrarengiz kahramanı sorunu tek
hamlede, gizlice ve kökten çözerek genç kızın önünü açmaktadır.
Sapığın biri bana kafayı fena taktı diye savcılığa başvuracağına; Günden güne uzun bacaklı babasını daha çok merak eden ve seven Young-mi, bir radyoda program senaristliğine başlar. ..
Sapığın biri bana kafayı fena taktı diye savcılığa başvuracağına; Günden güne uzun bacaklı babasını daha çok merak eden ve seven Young-mi, bir radyoda program senaristliğine başlar. ..
Kızımız işinde yeni herkez torpilli gözüyle bakıyor bir tanede şirret hatun var ki sormayı gitsin..Herneyse işin ilk günü çalkantılı geçiyor bir hata yapıyor şirret hatun dahada şirretleşiyor falan derken kızın evi çok uzakta orda çalışan bir abimiz (ki bu abimiz ona işi veren şahıstır da) diyor hali hazırda bir ev var git oraya yerleş sahibi yurtdışında.Kız yerleşiyor eve.Güzel hoş bilgisayarı bozuluyor bir gün..Evdeki bilgisayarı kullanmak istiyor bir açıyor bilgisayarı bir bakıyor mesaj! Meraklı melahat açıyor mesajı tabiki.Evin sahibi olan hatun 1 yıl sonra okumak üzere kendisine mesaj atmış.Hikayenin içinde hikaye anlıyıcağınız.Kız okuyor duygulanıyor çünkü kadın 10 yıldır birine sevdalıymış.Öyle böyle değil kara sevda.Ama bir türlü söyleyememiş sevdiği adama bunu.Hergün onu takip etmiş, onun için aynı üniversitelere gitmiş, aynı işyerine girmiş falan..Bildiğin abla kitlemiş yani..Neden 1 yıl sonra okumak üzere bu mesajları yollamış kendine derseniz...hastaymış.Alzheimer..Sevdiği adama duyduğu aşkı unutmamak için hergün mesaj yollamış kendisine, notlar almış...Anlıyıcağınız hüzünlü bir aşkmış onunkisi..onu uzaktan sevmesine bile izin vermemiş tanrı ve böyle bir kadere mahkum etmiş...
Kızımız bu gizemli kadını ve aşık olduğu adamı bulmak için radyoda yayınlıyor yazılanları.Soruyor soruşturuyor kim, nerde, nasıl diye ama bulamıyor..Zaten malumunuz zamanlada kazın ayağı ortaya çıkıyor..
Kızımızın abayı yaktığı biride var tabi.Önceden asansörde karşılaştığı oğlanın (üstteki çocuk) kütüphaneci olduğunu öğreniyor gel, git kitap al, müzik seç derken ona abayı yakıyor.Bunlar olurken uzun bacaklı babasını unutuyor.En sonundada zaten dumurluk olaylar..Hadi lan tahmin ettiğim şahıs çıktı işte derken bir de baktım ordanda başka dümen çıkmış..İlginç ve güzel bir senaryoydu gerçekten.Sonlara doğru Aboow tarzı tepkiler verip ağzınız açık izleyebilirsiniz.Tabiki gözünüzde bir damla yaşla..Öylede içli, öylede anlamlı bir filmdi..Müzikler çok hoştu hatta şimdi ost'sini indiricem.Çok fazla şey anlatmak istemiyorum durağan gibi gözükebilir ki aslında öyle değil çünkü seyrettiriyor kendini.İlk yarısından sonra zaten çatlama durumuna geliyorsun kim abiiciimm bunlar ne çıkıcak altından falan diye.Ben ki film/dizi dedektifi bir insanım, yani mutlaka çözerim olayları bir şekilde ama bunda yok bulamadım yani.O yüzden daha bi sevdim.Şaşırttı beni heycanlandırdı ve en çokta hüzünlendirdi..
İlgililere duyurayım Hyun bin oppada oynamıştır bu dizide.Ama 1,2 dk göründü, görünmedi.Gizemli kadının kara sevdalısı rolündeydi..Kadın boşuna 10 yıl aşk acısı çekmemiş azizim.Hyun bin oppa sonuçta borumu!
Gerçi neden gidip aşkını söylemediğini ve 10 yıl boyunca peşinde süründüğünü anlam veremesemde, hatta oldukca sinir olsamda bu duruma...sonuçta herkez ben gibi öyle ağzına ne gelse söyleyebilen karakterde değildir, diyerekten göz yumdum..Ama hani öğrenmiş olsaydı karşıdaki ona duyulan aşkı, belki bu kadar acı ve yaşanmamışlık olmazdı...
Artık yazımı burada sonlandırmak istiyorum yüksek müsadenizle...
Gerçekten çok güzel bir filmdi Daddy long legs..Ben izlerken çok keyif aldım ve çok şaşırdım.
Güzel senaryo, iyi oyuncular ve 2 dkkalığınada hyun bin oppayı görmek istiyorsanız...
Sizde; İzleyin, izlettirin arkadaşlar ^^
Her istediğimde seni görebileceğimi düşünerek seninle aynı radyoda iş buldum...
Seni izlemek yaşantımın bir parçası olmuştu.Ama...
Artık seni uzaktan da olsa izleyebilme umudum bile, bir lüks oluyordu...
Selam! Wattpad hikayeme göz gezdir ---> Kralın Kalbi
.................................................................................
.................................................................................
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder